Rahimağzı (serviks) kanseri dünya çapında 45 yaş altı kadınlarda görülen en sık 2. kanser türü, meme ve akciğer kanserinden sonra kanser ölümlerinin önde gelen 3. nedenidir. Dünya çapında 2 dakikada bir kadın rahimağzı kanserinden ölmektedir
Rahimağzı kanserinde Tarama
İki tarama yöntemi düşünülebilir
1.Sitoloji (Rahimağzından hücre örneği alma-PAP smear)
2. Kolposkopi (Rahimağzının direk gözlenmesi)
1. Sitoloji (Rahimağzından hücre örneği alma-PAP smear): Amaç kanser öncüsü lezyonları yakalayıp kanser görülme sıklığını azaltmaktır. Ancak en iyi incelemelerde bile %20 yanlış (-) oranları bildirilmiştir.
Son derece basit bir yöntemdir. Smear alınmadan birgün önce vajinal duş yapılmamalı, cinsel ilişkiye girilmemeli ve kullanılan vajinal ilaçlar bir hafta önce kesilmelidir. Genellikle rutin jinekolojik muayene sırasında uygulanabilir. Smear alınması ağrılı bir işlem değildir ama bazen lekelenme şeklinde kanamaya neden olabilir. Muayene sırasında rahim ağzı görülür ve özel bir fırça yardımı ile bu bölgeden sürüntü alınır. Sürüntü materyali ince bir cam üzerine yayılır (konvansiyonel metot) veya özel bir sıvı dolu kap içine konulur (thin prep). Patolojiye gönderilen örnekler mikroskop altında değişik metotlar ile incelenebilir. Thin prep (ince yayma) adı verilen yeni bir tekniktir. Bu teknik ile elde edilen rahim ağzı hücreleri kan, mukus ve diğer ölü hücrelerden ayrılarak daha net bir şekilde incelenme şansına sahip olurlar. Bu testin duyarlılığı normal (konvansiyonel) smear testine göre daha yüksektir. . Bunlara göre değerlendirilen smear testlerinin sonuçları 4-7 gün içinde rapor halinde elimizde olur.
PAP smear testinin normal rapor edilmesi hastanın jinekolojik olarak normal olduğunu kanıtlamaz. Rahimin üst kısmı ve yumurtalık kanserlerini taramaz. Ayrıca jinekolojik muayenenin yapılması, rahimin üst kısmı ve yumurtalıklara ait değerlendirme için de ultrasonografik incelemeden geçmesi, yıllık kontrol açısından önem taşır.
İlk cinsel ilişkiden bir yıl sonra ilk tarama yapılmalı ve her yıl tarama tekrarlanmalıdır. Son 10 yıl içinde pozitif smear sonucu olmayan 70 yaşındaki kişilerde tarama kesilebilir. Kanser dışı nedenlerle rahimi ve rahimiağzı alınmış kişilerde tarama yapmak gerekmez ama CIN II ve III nedeniyle rahimi alınanlarda 3 defa negatif smear sonucu elde edilene kadar yıllık takibe devam edilmelidir.
2. Kolposkopi (Rahimağzının direkt gözlenmesi) : Erken tanıda ikinci yöntem rahimağzının direkt olarak gözlenmesidir. Rahimağzının direkt gözlenmesi kolposkopla yapılmaktadır. Kolposkop parlak ışıklı bir mikroskoptur, 40’a kadar büyütme yapabilmektedir. PAP smear bir laboratuar metodudur, hücrelerdeki yapısal değişiklikleri inceler. Kolposkopi ise bir klinik yöntemdir, dokudaki değişiklikleri yansıtan damar ağdaki değişmeleri değerlendirir. En tecrübeli ellerde bile kesin tanı yöntemi değildir. Kolposkopla izlenen anormal bulgular biyopsi alınması gereken şüpheli alanları belirlemesi yönünden önemlidir. Smear kitle taramaları için uygundur, ekonomiktir, uygulaması kolaydır fakat lezyonun yerini belirlemede yetersizdir. Kolposkopi özel aletler gerektirdiğinden pahalıdır. Klinik olarak kanser şüphesi olanlara ve anormal smear sonucu varlığında kolposkopi yapılmalıdır.
Op Dr Selma Nihan Karakaya Çoban
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı